fbpx

Tedbir Nafakası ve Dava Dilekçesi

tedbir nafakası davası ve dilekçe örneği; 2024; 2025; 2026

 

İçindekiler

Tedbir Nafakası

 

Tedbir Nafakası Tanımı ve Amaçları

Tedbir nafakası, evlilik birliği içinde ya da boşanma, ayrılık ve evliliğin geçersizliği davaları sırasında, eşlerin maddi ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla hükmedilen geçici bir maddi destektir. Bu nafaka türü, eşlerin evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemeleri ya da evlilik birliğinin huzurunu tehlikeye atan durumlar ortaya çıktığında talep edilebilir.

Tedbir Nafakasının Hükmedilmesi

Evlilik birliğinin boşanma veya ayrılık davasıyla sonlandırılma sürecinde, maddi sorunların artma ihtimali göz önünde bulundurularak, eşlerin ve ortak çocukların maddi zarar görmemeleri için tedbir nafakası öngörülmektedir. Bu süreçte, ihtiyaç sahibi eşe, diğer eş tarafından tedbir nafakası ödenmesi gerekmektedir. Aynı zamanda, evlat edinme durumlarında veya iştirak nafakası davalarında da tedbir nafakası talep edilebilir.

Tedbir Nafakasının Önemi ve Miktarı

Evlilik birliği sırasında ve boşanma veya ayrılık davası sürecinde, eşlerin maddi yükümlülükleri devam etmektedir. Ancak, dava sürecinde eşlerin bu yükümlülükleri ihmal etmeleri nedeniyle, bir eşin ekonomik olarak zor durumda kalması mümkündür. Kanun koyucu, hem kamu düzenini hem de eşleri ve çocukları korumak amacıyla tedbir nafakasını düzenlemiştir. Bu nafakanın miktarı, hâkim tarafından, ödeme yapacak eşin ekonomik durumu ve ihtiyaç sahibi eşin gereksinimleri dikkate alınarak belirlenir. Uzun süren davalarda tedbir nafakasının önemi artar, çünkü bu nafaka, dava sonucunda hükmedilebilecek yoksulluk nafakası ve çocuklar lehine iştirak nafakasının işlevlerini dava süresince üstlenir.

 

tedbir nafakası, Türk Medeni Kanunu, TMK, 169; 2024; 2025; 2026
tedbir nafakası, Türk Medeni Kanunu, TMK, 169; 2024;

 

Tedbir Nafakası ve Eşlerin Yükümlülükleri

Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 169. maddesi, boşanma veya ayrılık davası süresince, özellikle eşlerin barınma, geçim, malların yönetimi ve çocukların bakım ve korunması gibi konularda hâkimin geçici önlemler almasını öngörür. Yasa, eşlerin ve çocukların barınmasına ve geçimine ilişkin geçici önlemlerin alınmasının yanı sıra, aile konutunun ve eşyalarının eşlerden birine ve çocuklara tahsis edilmesini de düzenler. Yürürlükteki yasayla, kadın ve erkek arasındaki ayrım kaldırılarak, aile yaşamında eşitlik ilkesi benimsenmiştir.

Tedbir Nafakasının Verilme Koşulları

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin bir kararında, eğer koca çalışabilecek durumdaysa ve herhangi bir fiziksel engeli yoksa, tedbir nafakası verilemeyeceği belirtilmiştir. Bu, eski Medeni Kanun döneminde, kocanın aile birliğinin reisi olarak kabul edilip eşinin ve çocuklarının geçiminden sorumlu tutulduğu anlayıştan farklıdır. Yeni TMK’ya göre, eşler evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katkıda bulunurlar.

Yargıtay’ın farklı dairelerinin kararları arasında, kadının çalışıyor olması ve düzenli bir geliri bulunması durumunda tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği konusunda farklılıklar bulunmaktadır. Bazı kararlarda, kadının çalışması ve gelirinin bulunması tedbir nafakası verilmesine engel görülmezken, diğer kararlarda, kadının gelirinin eşinin gelirine yakın olduğu durumlarda tedbir nafakasına hükmedilmemesi gerektiği belirtilmiştir.

Eşlerin Yükümlülükleri ve Tedbir Nafakası

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bir kararında, Medeni Kanunun eşlerin evlilik birliğinin giderlerine katılma konusunda eşitlik ilkesini öngördüğü, somut olayda kadının düzenli bir geliri bulunması ve tedbir nafakası talebinin yasanın açık hükmüne aykırılık teşkil ettiği belirtilmiştir.

Sonuç olarak, tedbir nafakasının verilmesi, eşlerin çalışma durumu, gelir düzeyi ve evlilik birliğinin giderlerine katkıları gibi faktörlere bağlıdır. Yargıtay kararları, bu konuda farklı durumlar için çeşitli yaklaşımlar sergilemektedir. Ancak genel olarak, eşlerin eşit yükümlülükler altında olduğu ve tedbir nafakasının hakkaniyet ilkesine göre belirlenmesi gerektiği kabul edilmektedir.

Tedbir Nafakasının Miktarının Belirlenmesi

Hâkimin Takdir Yetkisi

Tedbir nafakasının miktarının belirlenmesi, hâkimin takdir yetkisi içindedir. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 4. maddesi, hâkimin takdir yetkisini düzenler ve hâkimin hukuka ve hakkaniyete uygun karar vermesini emreder. Hukuk, yasaları aşan ve tüm insanlığın paylaştığı ortak değerlerden oluşur. Hakkaniyet ise adaleti ifade eder, ancak sevgi, anlayış ve hoşgörü duygularıyla paylaştırıcı ve denkleştirici davranışı da kapsar.

Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk

Hâkim, karar verirken öncelikle yasalara uygun hüküm kurmalı, ancak yasada hukuka aykırılık bulunması halinde genel hukuk kurallarına uygun karar vermelidir. Anayasa, hâkimin karar verirken vicdani kanısına göre hareket etmesini öngörür. Yasalar, toplumun ve bireyin sosyal ve ekonomik durumuna uygun olarak uygulanmalıdır. Eğer yasal kuralın uygulanması toplum düzenine aykırı düşüyorsa, hâkim hukuka uygunluk araştırması yapmalıdır. Her uygulama ve yorum, anayasa ve yasaların özüne ve sözüne uygun olarak yapılmalıdır.

Tedbir Nafakasında Kusurun Rolü

Tedbir Nafakası ve Kusur

Boşanma veya ayrılık davalarında, tedbir nafakası verilirken tarafların kusur durumu göz önünde bulundurulmamalıdır. Yani, tedbir nafakası talep eden kişi tam kusurlu olsa bile, lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir.

Yargıtay’ın Görüşleri

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.11.2011 tarihli kararında, tedbir nafakasının talebe bağlı olmaksızın takdir edileceği ve davanın başından itibaren karar kesinleşinceye kadar hüküm altına alınacağı belirtilmiştir. Bu aşamada tarafların kusur durumu belirlenmediğinden, verilecek kararda kusurun bir ölçüt olarak alınamayacağı ifade edilmiştir. Dolayısıyla, tarafların kusur durumu tedbir nafakasının takdirine etkili bir unsur değildir.

Ancak, Yargıtay’ın bu konuda farklı görüşleri de bulunmaktadır. Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin bir kararında, boşanmaya neden olan olaylarda başka erkeklerle ilişki kuran kadının daha ziyade kusurlu olduğu ve bu durumda tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği belirtilmiştir.

Tedbir Nafakasının Ara Kararıyla Verilmesi

Tedbir nafakası, boşanma ya da ayrılık davası açıldığı tarihten itibaren ara kararıyla verilmelidir. İstek tarihi bu bağlamda önemli değildir. Eğer boşanma davasına karşı dava açılmışsa veya sonradan açılan dava ilk açılan dava ile birleştirilmişse, tedbir nafakasına ilk açılan dava itibariyle hükmedilmelidir. Tedbir nafakası, her an doğup işleyen bir alacak niteliğindedir. Bu nedenle, önce tedbir nafakası talep etmeyen taraf daha sonra talepte bulunursa ve koşullar mevcutsa, talep tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilir.

Tedbir Nafakasının Sona Ermesi

Boşanma veya ayrılık davalarında verilen tedbir nafakası, bu davalara ilişkin kararların kesinleştiği tarihten itibaren sona erer. Tedbir nafakasının bağımsız bir dava olarak açılması da mümkündür. Tutuklu, hükümlü, işsiz veya akıl hastası olan eşin başka bir geliri veya paraya çevrilecek malvarlığı varsa, tedbir nafakası vermekle yükümlüdür.

Tedbir Nafakasının Miktarı ve Ödenme Şekli

Tedbir nafakasının miktarı, hâkim tarafından somut olayın koşullarına göre belirlenir. Bu belirlemede tarafların sosyal ve ekonomik durumları, zorunlu ihtiyaçları ve günün şartları göz önünde bulundurulur. Hâkim, nafaka miktarını tespit ederken bilirkişi incelemesine gerek duymadan tarafların iddia ve delillerini, mal varlıklarını ve gelir durumlarını dikkate alır.

Tedbir Nafakasının Belirlenmesi

Tedbir nafakası miktarının belirlenmesinde, tarafların gelirleri, evlilik birliğine katkıları, yaşam standartları ve çocukların ihtiyaçları gibi faktörler dikkate alınır. Eşlerin cinsiyeti bu değerlendirmede önemli değildir. Nafaka borçlusunun gelirinin az olması ya da nafaka alacaklısının gelir sahibi olması durumları da hesaba katılır.

Nafaka Miktarının Objektif Kıstasları

Uygulamada, nafaka miktarı konusunda mahkemeler arasında farklılıklar görülebilir. Bu nedenle, nafaka miktarının belirlenmesinde objektif kıstasların getirilmesi önerilmektedir. Hâkim, nafaka miktarını belirlerken hem nafaka yükümlüsünün hem de nafaka alacaklısının ekonomik gücünü dikkate alır.

Nafakanın Ödenme Biçimi

Tedbir nafakasının ödenme şekli, hâkimin takdirine bırakılmıştır. Hâkim, nafakanın aylık olarak ya da toptan ödenmesine karar verebilir. Temel ödeme şekli peşin ödeme olup, nafaka genellikle Türk Lirası cinsinden ödenir. Ancak, taraflar aralarında anlaşarak yabancı para cinsinden ödeme yapılmasını kararlaştırabilirler. Yargıtay, yabancı para cinsinden ödenen nafakada döviz kurundaki değişikliklere karşı tarafları korumamaktadır.

Nafakanın Süresi ve Değişikliği

Tedbir nafakası, davaların kesinleştiği tarih itibariyle sona erer. Ancak, şartlar değiştiğinde hâkim, nafakanın sonlandırılmasına veya miktarında değişiklik yapılmasına karar verebilir. Nafaka artırımı veya azaltılması için ayrı bir dava açılması gerekmekte ve bu dava sonucunda verilen karar, dava tarihi itibariyle uygulanmaktadır.

Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesinde Nafaka

Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine İlişkin Kanun’un 18. maddesi, şiddet mağduruna koruma amaçlı bir nafaka bağlanmasını öngörmektedir. Bu Kanun’a göre verilen nafaka kararı, alacaklının ve borçlunun yerleşim yeri icra müdürlüğüne resen gönderilir. Eğer nafaka ödemekle yükümlü kişinin Sosyal Güvenlik Kurumu ile bağlantısı varsa, korunan kişinin başvurusu aranmaksızın nafaka, ilgilinin aylık maaş ya da ücretinden icra müdürlüğü tarafından tahsil edilir.

Tedbir Nafakasının Miktarı ve Artırılması

Tedbir nafakasının miktarı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre belirlenir. Eğer taraflar arasında anlaşma varsa, nafaka yabancı para cinsinden de ödenebilir. Ancak, tarafların durumları değişirse, Türk Medeni Kanunu’nun 200. maddesi uyarınca, hâkim tedbir nafakasının artırılmasına, azaltılmasına veya tamamen kaldırılmasına karar verebilir.

Eşlerin Evlilik Birliği Giderlerine Katılımı

Eşler, evlilik birliğinin geçimine güçleri oranında katılmalıdırlar. Eğer eşler, bu yükümlülüklerini yerine getirmezlerse, yargıç ailenin geçimi için her bir eşin yapacağı katkıyı belirleyebilir. Eşlerin ev işlerini yapması, çocuklara bakması veya diğer eşin işinde çalışması, katkı payının belirlenmesinde dikkate alınır.

Birlikte Yaşamaya Ara Verilmesi

Eşlerden biri, ortak yaşamın kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzurunu ciddi şekilde tehlikeye attığı durumlarda ayrı yaşama hakkına sahiptir. Bu durumda, yargıç eşlerden birinin diğerine yapacağı parasal katkıya ve diğer konulara ilişkin önlemler alır. Ancak, ayrı yaşamada haklı olduğunu kanıtlayamayan eşin nafaka talebi reddedilir.

Tedbir Nafakası Dilekçe

Tedbir Nafakası Dilekçesi Tanımı

Tedbir nafaka dilekçesi, evlilik birliği içerisinde ya da boşanma, ayrılık gibi hukuki süreçler sırasında, bir eşin diğer eşten geçici maddi destek talep etmesi için hazırlanan hukuki bir belgedir. Bu dilekçe, talep eden eşin ve çocukların temel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla, mahkemeden tedbir nafakası hükmedilmesini istemek için kullanılır. Dilekçede, eşlerin evlilik süresince ve dava sürecinde karşılaştıkları maddi zorluklar, eşlerin gelir durumları, çocukların ihtiyaçları ve talep edilen nafaka miktarı gibi önemli bilgiler yer alır.

Tedbir Nafakası Dilekçesinin Önemi

Tedbir nafakası dilekçesi, özellikle boşanma veya ayrılık sürecinde maddi olarak zor durumda kalan eşin geçimini sağlamak ve çocukların bakımını üstlenmek için büyük önem taşır. Bu dilekçe, hâkimin konu hakkında karar vermesi için gerekli bilgileri sunar ve adil bir nafaka miktarının belirlenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda, eşlerin evlilik birliği içindeki yükümlülüklerinin yerine getirilip getirilmediğini ve eşlerin ekonomik durumlarını değerlendirme fırsatı sunar. Bu nedenle, tedbir nafakası dilekçesi, hukuki süreçlerde eşlerin ve çocukların haklarının korunmasında kritik bir role sahiptir.

Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği

 

Önemli Linkler

Sıkça Sorulan Sorular

Tedbir nafakası şartları nelerdir?

Tedbir nafakası, evlilik birliği içinde ya da boşanma, ayrılık ve evliliğin geçersizliği davaları sırasında talep edilebilir. Şartlar şunları içerir:

  • Eşlerden birinin evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemesi.
  • Eşlerin ve çocukların maddi ihtiyaçlarının karşılanması gerekliliği.
  • Boşanma veya ayrılık davası sürecinde maddi zorlukların yaşanması.
  • İhtiyaç sahibi eşin veya çocukların geçimine katkı sağlanması amacı.

Tedbir nafakası ne kadar süre ödenir?

Tedbir nafakası, dava süresince geçici bir önlem olarak ödenir. Bu, boşanma veya ayrılık davasının açıldığı tarihten itibaren kararın kesinleştiği tarihe kadar olan süreyi kapsar.

Tedbir nafakası maaşın kaçta kaçı?

Tedbir nafakasının miktarı, hâkimin takdirine bağlıdır ve maaşın belirli bir yüzdesi olarak belirlenmez. Hâkim, nafaka miktarını belirlerken tarafların gelirleri, yaşam standartları, ihtiyaçları ve diğer faktörleri dikkate alır.

Birikmiş tedbir nafakası nasıl ödenir?

Birikmiş tedbir nafakası, genellikle icra yoluyla tahsil edilir. Nafaka alacaklısı, borçluya karşı icra takibi başlatabilir ve nafakayı tahsil edebilir. Borçlu, birikmiş nafakayı tek seferde veya taksitler halinde ödeyebilir.

Tedbir nafakası ne kadar sürede bağlanır?

Tedbir nafakasının bağlanma süresi, davanın karmaşıklığına ve mahkemenin iş yüküne bağlı olarak değişebilir. Genellikle, nafaka talebi mahkemeye sunulduktan sonra birkaç ay içinde karara bağlanır. Ancak, bu süreç mahkeme tarafından yapılan incelemeler ve değerlendirmeler nedeniyle uzayabilir.

Call Now Button+90 506 718 39 25