Doktor Hatası (Malpraktis) Maddi ve Manevi Tazminat Davası [2024]

 

Son Güncelleme: 02.01.2024

Malpraktis Davaları Nedir?

Malpraktis davaları, tıbbi hizmet sağlayıcılarının, genellikle doktorların, standartlara uygun olmayan tıbbi uygulamalar veya ihmal sonucu hastalara zarar vermesi durumlarında ortaya çıkan hukuki süreçlerdir. Bu davalar, doktorun veya sağlık kuruluşunun yükümlülüklerini yerine getirme konusundaki kusurları nedeniyle hasta veya hasta yakınları tarafından açılabilir.

Malpraktis Nasıl Ortaya Çıkar?

1. Hatalı Tıbbi Uygulama: Doktorun, hastanın tanı, tedavi veya cerrahi müdahale süreçlerinde standartlara uymaması veya hatalı uygulama yapması malpraktis davasına neden olabilir.
2. İhmal veya Hatalı Teşhis: Hekimin hastanın durumunu doğru bir şekilde değerlendirememesi veya yanlış bir teşhis koyması da malpraktis iddialarına yol açabilir.
3. Hastanın Bilgilendirilmemesi: Hekim, hastayı müdahaleye ilişkin yeterli bilgi vermemesi veya hasta onayı almadan işlem yapması durumunda malpraktisle suçlanabilir.
4. Organizasyonel Hatalar: Sağlık kuruluşlarının personel yetersizliği, hijyen kurallarına uymama veya eksik klinik organizasyon gibi faktörler de malpraktis iddialarına sebep olabilir.

Malpraktis Davası Süreci

1. Hasta veya Hasta Yakını Şikayette Bulunur: Bir hasta veya hasta yakını, doktorun veya sağlık kuruluşunun ihmali sonucu ortaya çıkan zarar nedeniyle hukuki adımlar atabilir.
2. Soruşturma İzni Alınması: Hasta veya hasta yakını tarafından, bir avukat aracılığıyla Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulacak olan “Mesleki Sorumluluk Kurulu” cevabına göre soruşturma izni alınması sağlanır. Kurul; en geç 90 gün içerisinde soruşturma izni kararını verecektir. Soruşturma izni sonucu olumsuz olursa aşağıdaki aşamalar yürütülecektir.
   1. Bölge İdare Mahkemesi (İstinaf): Bölge idare mahkemesi Mesleki Sorumluluk Kurulu raporuna göre Malpraktis süreci ile ilgili kararı beklenecektir. Bu aşamada da olumsuz yanıt verilmesi durumunda diğer aşamaya geçilecektir.
   2. Danıştay: Bölge idare mahkemesi kararları kesin olduğundan danıştaya gidilemeyecektir.
   3. Anayasa Mahkemesi Başvuru: Malpraktis davaların yeni süreçte sıkça karşılaşılan durum anayasa mahkemesi başvurusudur. Bu süreçte Anayasa Mahkemesine başvuru süreci uygulanacaktır.
   4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Başvuru: Anayasa mahkemesi sonucunda olumsuz olduğundan ve tüm yargı yolları kapandığından, dava AİHM’e taşınabilir.

      Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Başvurusu

3. Doktorun Savunması: Doktor, iddialara karşı savunma hazırlar. Bu süreçte genellikle uzman görüşleri ve tıbbi kayıtlar incelenir.
4. Duruşma ve Tazminat Talebi: Davacı taraf, mahkemede iddialarını sunar ve genellikle maddi tazminat talep eder. Bu tazminat, hastanın yaşadığı zararın telafisi amacını taşır.
5. Karar Aşaması: Mahkeme, delilleri inceledikten sonra bir karar verir. Doktor, mahkeme tarafından sorumlu bulunabilir ve tazminat ödemeye mahkum edilebilir.
   1. Devlet hastaneleri, Kamu kurumlarındaki tıbbi malpraktis iddialı yüksek tazminat davalarında, tazminat ödemesi kararı durumunda, rücu konusunda Mesleki Sorumluluk Kurulu karar verecektir.
   2. Özel sağlık kurumlarında çalışan sağlık profesyonelleri için herhangi bir düzenleme yapılmamıştır.

Dikkate Alınması Gereken Noktalar:

• Malpraktis davaları, tıbbi standartlara uymama, doktorun hatalı uygulaması veya ihmali sonucu ortaya çıkar.
• Tıbbi müdahalelerde hasta izni, doğru teşhis ve etkili iletişim önemlidir.
• Hukuki süreç genellikle tıbbi uzmanların görüşlerine ve tıbbi kayıtlara dayanır.
• Mahkeme kararıyla doktor, tazminat ödemeye veya başka yaptırımlara çarptırılabilir.

Malpraktis davaları, tıp etiği ve standartlarına uygun sağlık hizmeti sunmanın önemini vurgular ve sağlık profesyonellerini bu standartlara uymaya teşvik eder.

 

 

Tıbbi Malpraktis Hukuki Değişiklikleri: Mesleki Sorumluluk Kurulu ve Görevleri

Tıbbi uygulamalardaki hukuki sorumlulukları düzenleyen 7406 sayılı kanun, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda önemli değişikliklere yol açtı. Bu kanun kapsamında, tıbbi malpraktis iddialarının değerlendirilmesi için hayata geçirilen Mesleki Sorumluluk Kurulu‘nun görevleri ve getirilen düzenlemeler büyük önem taşımaktadır.

Değişikliklere Genel Bakış

27.05.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bu kanun, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’na Ek-18. madde ekleyerek, özellikle tıbbi malpraktis iddialarına yönelik soruşturma ve dava süreçlerinde çeşitli önemli değişikliklere kapı aralamıştır.

Mesleki Sorumluluk Kurulu

Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturulan Mesleki Sorumluluk Kurulu, bu değişikliklerin merkezinde yer almaktadır. Kurul, tıbbi malpraktis iddialarının değerlendirilmesinde etkin bir rol oynayacak ve çeşitli yetkilerle donatılmıştır.

Ceza Soruşturması ve İzni

Özel sağlık kurumlarındaki profesyoneller hakkında artık doğrudan ceza soruşturması başlatılamayacak. İlk aşamada, soruşturma izni alınması gerekecek ve bu izin, Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından verilecektir.

Soruşturma ve İnceleme Süreçleri

Mesleki Sorumluluk Kurulu, özel sağlık kurumları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan sağlık profesyonelleri hakkında ön inceleme yapmak üzere il sağlık müdürlüklerinde görevli başkan veya yardımcılarını görevlendirebilecektir. Soruşturma izni için yapılan ön inceleme süreci, belirlenen süreler içinde tamamlanacak ve gerekirse uzatılabilecektir.

İtiraz ve Mahkeme Süreci

Mesleki Sorumluluk Kurulu’nun kararlarına karşı Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilebilecektir. Bu, kararların adil bir şekilde değerlendirilmesi ve uyuşmazlıkların çözümü için önemli bir mekanizma olacaktır.

Kurul Üyeleri ve Görev Süreleri

Kurul üyeleri, Sağlık Bakanı tarafından belirlenecek olup, başkanlık görevini Bakan yardımcısı üstlenecektir. Üyeler arasında profesör veya doçent unvanlı iki hekim bulunacak ve görev süreleri iki yıl olarak belirlenecektir.

 

– MESLEKİ SORUMLULUK KURULU –
1. MESLEKİ SORUMLULUK KURULU BAŞKANI
SAĞLIK BAKANI YARDIMCISI
KURUL ÜYELERİ
1	2	3	4	5	6
Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü veya Yardımcısı	Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü veya Yardımcısı	Profesör veya doçent ünvanlı bir dahili branş hekimi	Profesör veya doçent ünvanlı bir cerrahi branş hekimi	Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü veya Yardımcısı	Kamu Hastaneleri Genel Müdürü veya Yardımcısı

 

Devam Eden Soruşturmalar ve Rücu Davaları

Devam eden ceza soruşturmaları kamuda çalışan sağlık profesyonelleri için sürdürülecek ve rücu davaları için özel bir başvuru süreci belirlenecektir.

Tazminat Davaları ve Rücu

Kamu kurumlarındaki tıbbi malpraktis iddialı tazminat davalarında, tazminat ödemesi durumunda rücu konusunda Mesleki Sorumluluk Kurulu karar verecektir. Özel sağlık kurumlarındaki profesyoneller için ise bu konuda herhangi bir düzenleme yapılmamıştır.

Yönetmelik Değişiklikleri

Yönetmelik değişiklikleri, Mesleki Sorumluluk Kurulu’nun oluşumu, görevleri ve işleyişine dair detayları içermektedir. Kurul, belirlenen üyelerle toplanacak ve gizlilik esasına dayalı bir çalışma yürütecektir.

Sonuç

Yapılan hukuki değişikliklerle birlikte, tıbbi malpraktis iddialarının değerlendirilmesi süreçleri daha şeffaf ve etkili bir hale gelmiştir. Mesleki Sorumluluk Kurulu, bu süreçte önemli bir aktör olarak sağlık hizmeti sunan profesyonellerin ve kamu sağlığının korunmasına yönelik adımları atan bir kurum olarak öne çıkmaktadır. Fakat mesleki sorumluluk kurulu kararları tartışılır hale gelmiştir.

Malpraktis Nedeniyle Hasta ve Doktor Sorumluluğu

Sorumluluk Kavramı ve Sağlık Çalışanlarının Hukuki Sorumluluğu

1. Sorumluluk Kavramı ve Özel Hukuktaki Sorumluluk: Sorumluluk, kişinin hukuka aykırı eylemi sonucunda başkasına verdiği zararı tazminle yükümlülüğünü ifade eder. Özel hukuktaki sorumluluk, sağlık çalışanlarının tıbbi uygulamalar esnasında hastaya verdiği zararın hukuki sorumluluğudur.
2. Sağlık Çalışanlarının Sorumluluğunun Hukuki Dayanağı: Sağlık çalışanlarının sorumluluğu, tıbbi uygulamalar sırasında hastaya verilen zarar karşısında ortaya çıkar. Bu sorumluluğun hukuki dayanağı, sağlık çalışanı ve hasta arasında kurulmuş bir sözleşme ya da haksız fiil oluşturabilir.

Tıbbi Hatalar ve Hukuki Değerlendirme

1. Tıbbi Hataların Çeşitleri: Tıbbi hatalar, teşhis veya tedavi metodunun belirlenmesi veya uygulanması aşamasında ortaya çıkabileceği gibi aydınlatma kurallarının ihlali sonucunda da yaşanabilir. Hekimin tıbbi hatası iddia edilebilmek için, yaşanan sonucun hekim tarafından öngörülebilir ve önlenebilir olması gerekir.
2. Öngörülebilirlik Kriterleri: Hekimin öngörebilir ve önleyebilir olması, hastanın yaş, zeka, eğitim, sosyal seviye gibi özellikleri göz önüne alınarak değerlendirilir. Tıbbi müdahalenin uygulanma şekli, hekimin deneyimi, eğitimi, çalışma şartları ve hastanın durumu gibi faktörlere bağlı olarak değerlendirilir.

Hukuki İlişkilerin Nitelendirilmesi ve Sorumluluk Türleri

Hasta ile Hekim Arasındaki İlişkinin Niteliği:

• Hasta Kabul Sözleşmesi: Hastanenin özel sağlık kuruluşu olması durumunda, hasta ile hastane arasında hasta kabul sözleşmesi kurulur.
• Kamu Hizmetinden Yararlanma: Kamu hastanesine başvuran hasta, kamu hizmetinden yararlanma statüsündedir.

Bağımsız Çalışan Hekim ile Hasta Arasındaki İlişkinin Hukuki Niteliği:

Vekalet Sözleşmesi: Bağımsız çalışan hekim ile hasta arasındaki ilişki, Yargıtay kararlarına ve öğretiye göre vekalet sözleşmesine dayanır.

Özel Hastane ile Hasta Arasındaki İlişkinin Hukuki Niteliği:

Hasta Kabul Sözleşmesi: Özel hastane ile hasta arasındaki ilişki, hasta kabul sözleşmesi olarak adlandırılır. Sözleşme, tıbbi tedavi ve bakım hizmetlerini kapsar.

Kamu Hastanesi ile Hasta Arasındaki İlişkinin Hukuki Niteliği

İdare Hukuku İlişkisi: Kamu hastanesi ile hasta arasındaki ilişki, idare hukuku kuralları esas alınarak değerlendirilir. Hasta, kamu hizmetinden yararlanma durumundadır.

Hukuki Sorumluluk Türleri ve Dava Yolları

Hekimin Hukuki Sorumluluğu:

• Sorumluluk Türleri: Hekimin hukuki sorumluluğu, hatalı tıbbi uygulamadan kaynaklanan zararlar için malpraktis davası yoluyla ortaya çıkar.
• Cezai Sorumluluk: Hekim, cezai sorumluluk açısından TCK’de düzenlenen ilkeler çerçevesinde değerlendirilir.

Özel Hastane ve Kamu Hastanesinin Sorumluluğu:

• Sorumluluk Sınırları: Özel hastane, doktorun ifa yardımcısı durumunda olup malpraktisten kusursuz sorumludur. Kamu hastanesi, idare hukuku kuralları uyarınca zarar gören hastaya karşı sorumlu tutulabilir.
• Hatalı tıbbi uygulamada bulunan hekim, kusurları oranında sorumlu tutulur ve cezai sorumluluğu da TCK çerçevesinde değerlendirilir.

Doktor Hatası (Malpraktis) Tazminat Davası Zamanaşımı: Hukuki Çerçeve ve Süreler

Doktor hatası (malpraktis) tazminat davasında zamanaşımı süreleri, davaya konu olayın özelliklerine ve davalı tarafın niteliğine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu yazıda, kamu hastaneleri, özel hastaneler ve doktorlar aleyhine açılacak malpraktis davalarındaki zamanaşımı süreleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Kamu Hastaneleri İçin Zamanaşımı Süreleri

Başvuru Süresi:

Kamu hastanelerine karşı hizmet kusuruna dayalı malpraktis tazminat davası, zararın ve hekim hatasının öğrenilmesini takiben 1 yıl içinde ilgili idareye yazılı başvuru ile başlamalıdır.

Başvurunun reddedilmesi durumunda, malpraktis sebebiyle tam yargı davası açılabilir.

İdare Mahkemesine Başvuru:

İdare mahkemesine başvuruda bulunmak için başvurunun reddi işlemini izleyen 60 gün içinde dava açılmalıdır.

Tazminat isteminin 30 gün içinde idarece yanıtlanmaması, reddedildiği şeklinde değerlendirilir.

Uzamış Zamanaşımı:

Ceza hukukundan kaynaklanan uzamış zamanaşımı süreleri, idare mahkemelerinde geçerli değildir.

Özel Hastaneler ve Doktorlar İçin Zamanaşımı Süreleri

Haksız Fiil Nedeniyle Malpraktis:

• Özel hastane veya doktorlara karşı haksız fiil nedeniyle açılacak malpraktis davalarında, zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesini takiben 2 yıl içinde ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten itibaren 10 yıl içinde dava açılmalıdır.
• Tazminat hakkı, ceza hukuku düzenlemelerince daha uzun bir zamanaşımı süresi gerektiren bir cezaya neden olan fiilden doğmuşsa, bu süre ceza hukuku hükümleri esas alınarak belirlenir.

Vekalet veya Eser Sözleşmesine Dayalı Davalar:

• Özel hastane veya hekim aleyhine vekalet veya eser sözleşmesine dayalı açılacak malpraktis davalarında 5 yıllık zamanaşımı süresi vardır.
• Ağır kusurlu bir tıbbi uygulama durumunda, ağır kusurlu işlemin niteliğine bakılmaksızın 20 yıl süreyle dava açılabilir.
• Estetik ameliyatlar, eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilir.

Vekaletsiz İş Görmeye Dayalı Davalar:

• Hastaya tıbbi müdahalede bulunmadan önce onay alınmadan vekaletsiz iş görme sebebiyle açılan doktor hatası tazminat davalarında 10 yıllık zamanaşımı uygulanır.
• Sözleşmeye aykırılık nedeniyle açılan malpraktis tazminat davalarında ceza davası zamanaşımı süreleri uygulanmaz.

Hukuki Çerçeve ve Kanuni Referanslar

İdare Mahkemeleri:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, idare mahkemelerindeki zamanaşımı sürelerini düzenler.

Zamanaşımı Süreleri:

Türk Medeni Kanunu, Tıbbi Hatalardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk başlıklı 30. madde ve devamındaki maddeler, malpraktis davalarındaki zamanaşımı sürelerini belirler.

Değerlendirme

Doktor hatası tazminat davalarında zamanaşımı sürelerinin doğru bir şekilde hesaplanması, davalı tarafın niteliğine ve olayın özelliklerine bağlı olarak değişiklik gösterir. Hukuki çerçeve ve kanuni referansların dikkate alınması, davaların zamanında açılması ve hak kayıplarının önlenmesi açısından önemlidir.

Doktor Hatası (Malpraktis) Tazminat Davası: Görevli Mahkemeler ve Yetkiler

Doktor hatası (malpraktis) tazminat davasında görevli mahkemeler ve yetki kuralları, hukuki çerçeve ve duruma bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu bağlamda, eser veya vekalet sözleşmelerinden kaynaklanan malpraktis davaları ile ilgili tüketici mahkemelerinin görev alanına girişi ve diğer durumlarda idare mahkemelerinin yetkisi aşağıda detaylı bir şekilde incelenecektir.

Görevli Mahkemeler ve Yetkileri

Tüketici Mahkemeleri:

• Eser veya vekalet sözleşmelerine dayalı malpraktis davaları tüketici mahkemelerinin yetki alanına girer.
• Bağımsız çalışan doktorlara karşı açılan tazminat talepli davalar da tüketici mahkemelerinin görev alanında ele alınır.
• Özel hastanelere karşı açılacak malpraktis davalarında da tüketici mahkemeleri yetkilidir.
• Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Tüketici Mahkemeleri Yönetmeliği tüketici mahkemelerinin görev ve yetkilerini düzenlemektedir.
• Tüketici mahkemelerinin görev alanına giren davalar, tüketicinin yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.

İdare Mahkemeleri:

• Kamu hastaneleri ve sağlık kuruluşlarına karşı tıbbi malpraktis sebebiyle açılacak tazminat talepli davalar idare mahkemelerinin görev alanına girer.
• Üniversite hastanelerinde yaşanan malpraktis durumlarında maddi ve manevi tazminat davalarına bakmakla görevli yargı organı yine idare mahkemeleridir.
• 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, idare mahkemelerinin görev alanını belirlemektedir.
• 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. ve 7. maddeleri genel yetki kurallarını içermektedir.

Genel Yetkili Mahkeme:

• Davalı gerçek veya tüzel kişinin dava açıldığı sıradaki yerleşim yeri mahkemesi genel yetkili mahkemedir.
• Birden çok davalı olması durumunda, davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesi yetkili mahkeme olarak belirlenir.
• Haksız fiile dayalı malpraktis nedeniyle tazminat davaları genel yetkili mahkemede açılabileceği gibi haksız fiilin işlendiği yer mahkemesi, zararın meydana geldiği yer mahkemesi veya zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde de dava açılabilir.
• Eser veya vekalet sözleşmelerinden kaynaklanan malpraktis davalarında yetkili mahkeme, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesidir.

Doktor hatası tazminat davalarında görevli (yetkili) mahkeme, dava türüne ve davalıya bağlı olarak değişiklik gösterir. Hukuki çerçeve ve kanuni referansların dikkate alınması, davaların doğru yerde ve yetkili mahkemede açılması açısından önemlidir.

Sonuç

Doktor Hatası (Malpraktis) Tazminat Davası, karmaşık ve hassas bir hukuki süreçtir. Hasta haklarını koruma amacı taşıyan bu davalar, genellikle tıbbi uygulamalardan kaynaklanan hatalar veya ihmal nedeniyle ortaya çıkar. Bu yazıda, malpraktis davalarının tanımı, nasıl ortaya çıktığı, süreç aşamaları, hukuki değişiklikler ve zamanaşımı süreleri detaylı bir şekilde incelendi.

Türk Hukuk Sistemi, hastaların haklarını koruma konusunda çeşitli düzenlemelere sahiptir. Malpraktis davaları genellikle doktorların standartlara uymayan tıbbi uygulamaları veya ihmal sonucu ortaya çıkar. İlgili yargı organları ve düzenlemeler, bu tür durumlarda adil bir sürecin izlenmesini sağlamak için oluşturulmuştur.

Özellikle 7406 sayılı kanunla hayata geçirilen Mesleki Sorumluluk Kurulu, tıbbi malpraktis iddialarını değerlendirmek ve soruşturmak üzere önemli bir rol oynamaktadır. Kamu ve özel sağlık kuruluşları arasındaki farklılıklar, soruşturma süreçleri ve rücu davaları gibi konularda yapılan düzenlemeler, hukuki süreçleri daha şeffaf ve etkili hale getirmeyi amaçlamıştır.

Zamanaşımı süreleri, malpraktis davalarında dikkate alınması gereken önemli bir faktördür. Kamu hastaneleri, özel hastaneler ve doktorlar için farklı zamanaşımı süreleri bulunmaktadır. Bu sürelerin doğru bir şekilde hesaplanması, davaların hak kayıplarına neden olmadan zamanında açılmasını sağlar.

Sonuç olarak, malpraktis davaları tıbbi etik ve standartlara uygun sağlık hizmeti sunmanın önemini vurgular. Hasta izni, doğru teşhis ve etkili iletişim gibi unsurlar, bu davaların önlenmesinde ve adil bir çözüm bulunmasında kritik rol oynar. Hukuki süreçlerin doğru bir şekilde takip edilmesi, hem hastaların haklarını korur hem de sağlık profesyonellerini sorumlulukları konusunda teşvik eder.

Önemli Linkler

• 7406 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
• Avukat Denizli

Sıkça Sorulan Sorular

Malpraktis nedir?

Malpraktis, tıbbi hizmet sağlayıcılarının, genellikle doktorların, standartlara uygun olmayan tıbbi uygulamalar veya ihmal sonucu hastalara zarar vermesi durumlarına verilen hukuki bir terimdir.

Malpraktis davası nasıl ortaya çıkar?

Malpraktis davaları, doktorun veya sağlık kuruluşunun yükümlülüklerini yerine getirme konusundaki kusurları nedeniyle hasta veya hasta yakınları tarafından açılır. Hatalı tıbbi uygulama, ihmal veya hatalı teşhis gibi durumlar malpraktise neden olabilir.

Malpraktis davası süreci nasıl işler?

Malpraktis davası süreci genellikle şu adımları içerir:

• Hasta veya hasta yakını şikayette bulunur.
• Soruşturma izni alınması.
• Doktorun savunması.
• Duruşma ve tazminat talebi.
• Karar aşaması.

Malpraktis davalarında tıbbi müdahalelerde hasta izni neden önemlidir?

Hasta izni, tıbbi müdahalelerin yasal ve etik bir şekilde gerçekleştirilmesi için önemlidir. Hasta, müdahaleye ilişkin yeterli bilgi almalı ve onay vermelidir. İzinsiz müdahaleler malpraktis iddialarına yol açabilir.

Mesleki Sorumluluk Kurulu nedir ve nasıl çalışır?

Mesleki Sorumluluk Kurulu, tıbbi malpraktis iddialarını değerlendirmek ve soruşturmak üzere oluşturulan bir kuruldur. Sağlık Bakanlığı bünyesinde yer alır ve ceza soruşturması için izin verme yetkisine sahiptir.

Malpraktis davalarında zamanaşımı süreleri nedir?

Zamanaşımı süreleri davaya konu olayın özelliklerine ve davalı tarafın niteliğine bağlı olarak değişir. Kamu hastaneleri, özel hastaneler ve doktorlar için farklı zamanaşımı süreleri bulunabilir.

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun malpraktis davalarını nasıl etkiler?

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, eser veya vekalet sözleşmelerine dayalı malpraktis davalarında tüketici mahkemelerinin yetki alanına girmesini sağlar.

Malpraktis Genel yetkili mahkeme nedir?

Genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Birden çok davalı varsa, davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesi yetkili mahkeme olarak belirlenir.